Kripto varlık yasası olarak bilinen Sermaye Piyasası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, blok zinciri teknolojisini değil, bu teknolojiye dayalı kripto varlıkların alım satım faaliyetlerini düzenlemeyi amaçlamaktadır. Kanuna göre, KVHS’lerin faaliyetlerine başlamak ve sürdürmek için Sermaye Piyasası Kurulu’ndan (SPK) izin alması gerekmektedir ve sermaye yeterliliği, bilgi sistemleri ve teknolojik altyapı konularında belirli standartlar belirlenmiştir.
Kripto Varlıklara İlişkin Tanımlar
Ödemelerde Kripto Varlıkların Kullanılmamasına Dair Yönetmelik (“Yönetmelik”) ile ödemelerde kullanımı yasaklanan kripto varlıklar, yeni düzenlemeyle şu şekilde yeniden sınıflandırılmıştır:
- Menkul kıymet kripto varlıkları (security token)
- Elektronik para kripto varlıkları (e-money token/EMT)
- Fayda kripto varlıkları (utility token)
- Fotoğraf, video, ses, sanat eseri gibi öğelere ilişkin telif hakkına benzer bir sahiplik kanıtı oluşturan kripto varlıklar (non-fungible token/NFT)
MiCA regülasyonu, kripto varlıkları şu şekilde sınıflandırmaktadır:
- Varlık referanslı tokenlar (asset-referenced tokens/ART)
- Elektronik para tokenları (e-money token/EMT)
- Fayda tokenları (utility tokens)
- Diğerleri (others)
Bu sınıflandırmalar her iki düzenlemede de benzer kategorilere ayrılmıştır ve her bir kategoriye özgü düzenlemeler getirilmiştir.
Bu durum, birçok geleneksel finansal kurum ve merkez bankasının dijital para birimlerinin geleneksel finansal sistemdeki entegrasyonuyla ilgili endişelerini yansıttığı tutumla tutarlıdır.
İlerleyen dönemlerde, MiCA regülasyonuna benzer kripto varlık sınıflarına özgü düzenlemeler getirilip getirilmeyeceği merak konusudur.
KVHS’lere İlişkin Tanımlar
Kanun Değişikliği’nde kripto varlık hizmet sağlayıcıları (KVHS), “Platformlar, kripto varlık saklama hizmeti sağlayan kuruluşlar ve bu Kanuna dayanılarak yapılacak düzenlemelerde kripto varlıkların ilk satış ya da dağıtımı dahil olmak üzere kripto varlıklarla ilgili olarak hizmet sağlamak üzere belirlenmiş diğer kuruluşlar” olarak tanımlanmıştır. KVHS’lerin sadece alım-satıma aracılık eden platformların dışında, ICO ve IDO gerçekleştiren tüm kuruluşları, kripto varlık nakit ve aktarma hizmetlerini, NFT platformlarını vb. tüm platformları kapsadığı değerlendirilmektedir.
Kanun uyarınca, hizmet sağlayıcıların varlıkları ile müşteri varlıkları ayrıştırılacaktır. Müşteri varlıklarının korunması amacıyla, müşterilerin nakit ve kripto varlıkları, kripto varlık hizmet sağlayıcılarının borçlarından dolayı haczedilemeyecek, rehnedilemeyecek veya ihtiyati tedbirlere konu edilemeyecek.
SPK, kripto varlık hizmet sağlayıcılarının mali yapılarının zayıflaması durumunda bazı önlemler alabilir. Bu önlemler arasında, kripto varlık hizmet sağlayıcılarına mali yapılarını güçlendirmeleri için bir süre tanıyabilir veya doğrudan faaliyetlerini geçici olarak durdurabilir. Ayrıca, SPK, kripto varlık hizmet sağlayıcılarının faaliyet yetkilerini kaldırabilir ve mali yapılarıyla ilgili sorumluluğu olan yöneticilerin ve çalışanların imza yetkilerini sınırlayabilir veya kaldırabilir. Bu önlemler, sektördeki istikrarı ve güveni sağlamak amacıyla alınmaktadır.
Kanunda kripto varlık hizmet sağlayıcılarına getirilecek sermaye yükümlülüğünden bahsedilmiş, ancak tutar açıklanmamıştır. Sermaye yeterliliği yükümlülüğünün 200 milyon TL olması öngörülmektedir. Bu sermayenin tamamının ödenmiş olması şartı aranacaktır. Ancak, kanunda doğrudan kripto varlıkların sigortalanması ile ilgili bir hususa değinilmemiştir.
SPK, kripto varlık hizmet sağlayıcıları için diğer finansal kurumlardan daha ağır maddi ve cezai hükümler öngörmektedir. Bu, kripto varlık piyasasının istikrarını ve güvenini sağlamak, yatırımcıları korumak ve sektörde hukuka uygun bir ortamın oluşturulmasını amaçlamaktadır. Bu kapsamda hizmet sağlayıcıların yükümlülüklerini yerine getirmemeleri durumunda, yönetim kurulu üyelerinin de sorumlu tutulabileceği belirtilmektedir.
Kriptodaki varlıkların alım satımına ilişkin KVHS’ler ile müşteriler arasında yapılacak sözleşmeler yazılı olarak, uzaktan veya SPK tarafından yazılı form yerine geçebilecek yöntemlerle ve müşterinin kimliğinin doğrulanmasını sağlayan bilgi veya elektronik iletişim araçlarıyla kurulabilir. Halihazırda, uzaktan müşteri edinimi sürecinde basitleştirilmiş tedbirlerden faydalanılmaktadır. Müşteri kimlik tespiti yükümlülüğüne ilişkin Tedbirler Yönetmeliği’nin ilgili maddesinde bir değişiklik yapılması beklenmektedir.
Lisanslama Süreci
Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının lisans alabilmeleri için düzenleyici otorite olan tarafından belirlenen bazı şartları karşılamaları gerekmektedir. Kripto varlık hizmet sağlayıcılarının, lisans için başvuru yaparken ayrıca, şirket yöneticilerinin uygunluğu, iş modeli, risk yönetimi, sözleşme ve belge düzenlemeleri, finansal raporlama ve denetim gibi konular da değerlendirilmektedir.
Düzenlemelerin yürürlüğe girdiği tarihte faaliyet gösteren KVHS’ler, bir ay içinde SPK’ya başvuruda bulunarak faaliyet izni almak üzere gerekli başvuruları yapmak veya üç ay içerisinde tasfiye kararı almak ve yeni müşteri kabul etmemekle yükümlüdür. Kanunun yürürlüğe girmesinden sonra faaliyete başlamak isteyenlerin ise faaliyetlerine başlamadan önce SPK’ya başvuruda bulunarak faaliyet izni almak üzere gerekli başvuruları yapmaları gerekecektir. SPK’ya yapılan başvuruların SPK internet sitesinde ilan edilen formlar kapsamında yapılacak ve 2 Ağustos tarihine kadar başvurular tamamlanacaktır. Başvuru yapmayarak tasfiye olacak kuruluşların bu durumu internet sitelerinde duyurmaları ve müşterilerine bildirmeleri gerektiği ifade edilmiştir.
Türkiye’de yerleşik olmayan Platformların Türkçe dil seçeneği veya websitesi ile Türkiye’de yerleşik kişilere yönelik “reklam ve pazarlama” yani “targeting” faaliyetinde bulunmaları, izinsiz kripto varlık hizmet sağlayıcılığı olarak kabul edilebilecektir. Bütün bu düzenlemeler ışığında, lisans başvurusunda bulunmayan borsalar hakkında SPK’nın, belirlenen esaslara aykırı internet yayınları için içeriğin çıkarılmasına ve/veya erişimin engellenmesine karar verebileceği ve bu kararın Erişim Sağlayıcıları Birliğine gönderileceği hüküm altına alınmıştır.
Türkiye’deki bu gelişme, diğer birçok ülkenin de hızla gelişmekte olan kripto sektörünün düzenleyici zorluklarla uğraştığı bir döneme denk gelmektedir. Küresel kripto para birimi piyasası genişlemeye devam ettikçe, daha fazla hükümetin kendi sınırları içinde dijital varlıkların kullanımını yönetmek ve denetlemek için benzer önlemler alması olasıdır.
Türkiye, kripto kullanımında dünyada dördüncü, Avrupa’da ise birinci sırada yer almaktadır. Dünya Ekonomik Forumu’nun verilerine göre, Türkiye’de nüfusun %16’sı kripto para kullanmaktadır. Türkiye’de yeni kanunla kripto hizmet sağlayıcısı olarak faaliyet gösteren firmaların net bir düzenlemeye tabi tutulması, inovasyonun teşvik edilmesi ile yatırımcıların ve tüketicilerin korunmasının sağlanması arasında bir denge kurma amacını taşımaktadır. Önümüzdeki dönemde yayınlanacak ikincil düzenlemeler ile birlikte, sektörün güvenilir, şeffaf, etkin, istikrarlı, adil ve rekabetçi bir ortamda isleyişinin ve gelişmesinin sağlanması yönünde olumlu etki yaratılacağını söylemek doğru olacaktır. Kripto piyasası olgunlaştıkça, düzenleyiciler ve sektör katılımcıları uzun vadeli sürdürülebilirlik ve bu hızla büyüyen sektörün bütünlüğünü sağlamak için birlikte çalışmaları önemlidir.